Treyler Sanayicileri Derneği (TREDER) ve Ağır Ticari Araçlar Derneği (TAİD) iş birliğiyle düzenlenen 7. Ağır Vasıta ve Treyler Zirvesi, "Mega Trendler Merkezinde Türkiye" ana temasıyla Crowne Plaza Asia’da gerçekleşti. Zirve kapsamında düzenlenen “Ticari Araçlar ve Stratejik Gelişmeler” panelinde, sektörün küresel dönüşümü ve Türkiye’deki gelişmeler ele alındı.
Panelin moderatörlüğünü Schmitz Cargobull Türkiye CEO’su M. Kerem Taş üstlenirken, konuşmacılar arasında TAİD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Kässbohrer Yönetim Kurulu Üyesi İffet Türken, Mercedes-Benz Türk Kamyon Pazarlama ve Satış Direktörü Alper Kurt ve Marubeni Dağıtım ve Servis Ticari Araçlar COO’su Kıvanç Kızılkaya yer aldı.
“Sektör Olarak Hazır Olmalıyız”
Panelin moderatörlüğünü yapan Schmitz Cargobull Türkiye CEO’su M. Kerem Taş, 2024 yılındaki ekonomik dalgalanmalara rağmen sektörün geleceğine iyimser baktığını belirterek, “2025 yılının ikinci yarısından itibaren toparlanma bekliyoruz. Hazırlıklı olmalıyız. İyileşmenin güçlü olacağını düşünüyorum ve yeni rekorlara imza atacağımıza inanıyorum.” dedi.
İffet Türken: “Treyler Sektörü Büyük Bir Değişimin Eşiğinde”
TAİD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Kässbohrer Yönetim Kurulu Üyesi İffet Türken, VECTO regülasyonlarının 2024 itibarıyla treyler sektörüne de uygulanmaya başlandığını ve bunun sektör için köklü değişimler getireceğini belirtti. Treyler üreticilerinin hafif malzemeler, aerodinamik tasarımlar ve akıllı dingil sistemleri gibi inovatif süreçlere yönelmesi gerektiğini vurgulayan Türken, şu açıklamalarda bulundu:
“2030 yılına kadar treylerlerde karbon emisyonlarının %3 ile %10 arasında azaltılması hedefleniyor. Ancak bu süreç, sadece yeni teknolojilere yatırım yapmakla sınırlı değil. Treyler endüstrisinin üretim süreçlerini, tedarik zincirini ve malzeme kullanımını tamamen yeniden düşünmesi gerekiyor.”
Sektörün sürdürülebilirlik dönüşümünü sağlamak için Avrupa’daki regulasyonlara uyumun kritik önemde olduğunu ifade eden Türken, standartizasyon ve harmonizasyon eksikliğinin önemli bir sorun haline geldiğini söyledi:
“Avrupa genelinde karbon emisyonlarını düşürmeye yönelik çalışmalar hız kazanırken, farklı ülkelerde uygulanan izin süreçleri ve etiketleme sistemlerindeki uyumsuzluk büyük bir engel teşkil ediyor. Örneğin, Avrupa’daki 10 ila 15 ülkede tamamen farklı etiketleme sistemleri uygulanıyor. Bu da, sürdürülebilirlik adına yapılması gereken işlerin çok fazla olduğunu gösteriyor.”
Treyler sektöründe inovasyonun önemine vurgu yapan Türken, elektrifikasyonun özellikle frigorifik treylerlerde (soğutuculu dorselerde) büyük bir değişim yaratacağını belirtti:
“Yenilikçi bataryalı ve tahrikli dingiller sayesinde karbon emisyonlarını %40’a kadar azaltmak mümkün. Ayrıca, frigorifik treylerlerde tam elektrifikasyon ile %100 sıfır emisyona ulaşılabilir. Bu teknolojiler, sektörümüzde radikal bir dönüşüm yaratacak.”
Türken, Türkiye’de de bu dönüşüme ayak uydurabilmek için sektörün birlikte hareket etmesi ve altyapı yatırımlarının hızlandırılması gerektiğini belirtti.
Avrupa’nın Karbon Nötr Hedefleri ve VECTO Regülasyonu
Mercedes-Benz Türk Kamyon Pazarlama ve Satış Direktörü Alper Kurt, Avrupa Birliği’nin karbon emisyonlarını sıfırlama hedeflerini değerlendirdi. Kurt, AB’nin 2019 yılını referans alarak karbon emisyonlarını kademeli olarak azaltmayı hedeflediğini belirtti:
- 2025 yılına kadar %15 azaltım
- 2030 yılına kadar %45 azaltım
- 2050 yılında sıfır emisyon
Bu hedeflere ulaşmak için geliştirilen VECTO regülasyonu, üreticilerin karbon emisyon değerlerini raporlamasını zorunlu kılıyor. Kurt, “Tüketiciyi teşvik eden, üreticiyi ise zorlayan bir sistem uygulanıyor. Ancak bu süreç şarj altyapısı ile desteklenmezse, hedeflerin gerçekleşmesi zor olur.” dedi.
Türkiye, Sürdürülebilir Taşımacılıkta Avrupa’yı Takip Ediyor
Marubeni Dağıtım ve Servis Ticari Araçlar COO’su Kıvanç Kızılkaya, Türkiye’nin sürdürülebilir taşımacılık alanındaki gelişmeleri ve intermodal taşımacılığın geleceğini değerlendirdi. “Sürdürülebilirlik bir trend değil, bir yaşam biçimi. Türkiye’de bu süreçte büyük gelişmeler yaşanıyor” diyen Kızılkaya, Türkiye’nin intermodal taşımacılığı destekleyen birçok projeyi hayata geçirdiğini söyledi.
Özellikle denizyolu ve demiryolu taşımacılığının 2050’ye kadar hızla artacağını belirten Kızılkaya, “Bütün üreticiler sürdürülebilirlik konusunda ciddi yatırımlar yapıyor. Türkiye’de 2024 itibarıyla sürdürülebilirlik raporlaması zorunlu hale geldi ve bu süreç daha da hızlanacak” dedi.
Sonuç ve Öneriler
Panelde, ağır ticari araç ve treyler sektörlerinde sürdürülebilirlik ve dijitalleşme süreçlerinin hızlandırılması gerektiği vurgulandı. Türkiye’nin Avrupa’daki regülasyonlardan faydalanarak şarj altyapısını ve teşvik mekanizmalarını eş zamanlı olarak geliştirmesi gerektiği ifade edildi.