Ekol Vakfı desteği ile Bilim Akademisi Cumhuriyetin ilk yıllarında erkek egemen iş kolu kabul edilen bilimsel araştırmalara yönelen on iki Türk kadınının bu zorlu yolculukta hem bilim hem de kadın olmanın ağırlığıyla gösterdikleri üstün çabanın ve başarının kitabını hayata geçirdiler. Sahada: Cumhuriyetin Harcında Bilim ve Kadınlar adlı seçkide cumhuriyetin yetiştirdiği bilim kadınlarının sahada yaptıkları çalışmalara odaklanıldı.
Kitabı yayına tarihçi ve editör Müsemma Sabancıoğlu hazırladı. Kitapta söz konusu edilen bilim insanlarının aile üyeleri, öğrencileri, meslektaşlarıyla ve alanların uzmanlarıyla bir dizi görüşme gerçekleştirildi. Kütüphanelerde ve özel arşivlerde geniş bir literatür ve süreli yayınlar taraması yapıldı, kurum arşivlerinde çalışıldı ve her konunun uzmanlarının danışmanlığına başvuruldu. Kitapta daha önce yayımlanmamış fotoğraflar, belgeler, kayda geçmemiş, anlatılmamış ayrıntılar var.
Bugün hayatta olmayan bilim kadınlarıyla yapılan söyleşi formu ile hazırlanan kitapta, konular belli bir çerçeve içinde ele alındı. Her bölümde öncelikle bilim alanlarının kısa geçmişine ve bu alanda bilimsel bilginin üretilme süreçlerine yer verildi. Bölümlere konu edinilen kişilerin alana katkılarına, yaptıkları bir ya da daha fazla saha çalışmasına, eğitimci yanlarına ve mümkün olabildiğince özel yaşamlarına dair ayrıntılar bulunuyor. Seçkide yer alan bilim kadınları şöyle sıralanıyor:
Fahire Battalgazi, 1902-1948, Zooloji; Leman Cevat Tomsu, 1913-1988, Mimarlık;Atıfe (Dacı) Dizer, 1916-2003, Paleontoloji; Halet Çambel, 1916-2014, Arkeoloji; Asuman (Berk) Baytop, 1920-2015, Botanik; Saadet Ergene Bayramoğlu, 1915-1997, Zooloji; Mübeccel (Belik) Kıray, 1923-2007, Sosyoloji; Cazibe (Arıç) Sayar, 1926-2021, Jeoloji, Paleontoloji; Behice Boran, 1910-1987, Sosyoloji; Fatma (Taşkıngöl) Başaran, 1921- 2008, Sosyal Psikoloji; Jale (Ogan) İnan, 1914-2001, Arkeoloji; Nuriye Pınar Erdem, 1914-2006, Jeoloji.
Doğum yılları 1902 ile 1923 arasında değişen 12 bilim kadınının öyküleri, Osmanlıdan Cumhuriyete bilim tarihi, yükseköğretimde kurumsallaşma süreci, eğitim reformlarının yarattığı yeni hareketlilik ve imkânlar gibi konulara ışık tutması açısından önem taşıyor.
Kitabın tasarımını ise grafik ve tasarım ustası Bülent Erkmen gerçekleştirdi.
Cumhuriyetin harcındaki bilim kadınları
Projenin hayata geçme süreci ve kitabın içeriği hakkında bilgi veren Bilim Akademisi Başkanı Prof. Dr. Canan Atılgan, “Cumhuriyet kadını olarak Atatürk’ün ötesinde benim yollarımı açan, sıra dışı olanı olağan hale getirenler kimlerdi? Eğitim ve meslek hayatım boyunca örnek aldığım, bana rehberlik yapan kadınlar oldu tabii ki, ama hikâyede eksik parçalar vardı. ‘Cumhuriyetin Harcında Bilim ve Kadınlar’ adıyla başlayan bu projenin ve kitabın derlenmesi süreci bana eksik kalan parçaları gösterdi; benim için sır olanı bir miktar da olsa gün ışığına çıkardı… Bu kitap sayesinde aklımda yıllardır dolaşan bazı sorulara yanıt buldum ve bu kitap aklımda yeni sorular uyandırdı. Cumhuriyetin 100. yılında şu sıralar eminim ki her birimiz bu süreçte başarılanların ve kaçırılmış fırsatların muhasebesini yapıyoruz. Daha önemlisi, bunlardan dersler çıkarıp daha iyisini nasıl kotarabileceğimizi düşünerek yüzümüzü geleceğe dönüyoruz. Her bir okurun kendi sorularına yanıtlar bulup kendi yeni sorularını üreteceği bir kitap oldu.” değerlendirmesinde bulundu.
Kitabı yayına hazırlayan tarihçi Müsemma Sabancıoğlu, proje kapsamında farklı disiplinlerde çalışan ve çok sayıda öncü bilim kadını arasından Anadolu’da, Trakya’da saha araştırma yapanlara yoğunlaştıklarını ifade ederek, “Bu kararda etkili olan ise, Cumhuriyet tarihine bu ışık altında bakmanın sağlayabileceği olanaklara dair sorular oldu. Kaynakları çok sınırlı bir ülkede 1930’larda, 1940’larda bir kadının, mesela Anadolu’nun bir yerine gidebilmiş olması nasıl mümkün olmuştu? Bu kadınlar hangi yollardan geçmişler, hangi engelleri aşmışlardı? Gidecekleri yerlere nasıl vardıkları bir soruydu, nerede kaldıkları bir başka soru. Yaptıkları çalışmalarda peşinde koştukları sorular Türkiye ile ilgili neyi gösteriyordu, daha büyük çerçevede bilim dünyasında nereye, neye karşılık geliyordu bu çalışmalar? Bu kadınların yaptıkları işlerde Cumhuriyet tarihinin kuruluş yıllarına dair nasıl izler bulunabilirdi? En basit haliyle, bir kadını evinden çıkarıp hiç bilmediği yerlere götüren merakın, sabrın, gayretin ve cesaretin arkasında ne vardı?” sorularına cevaplar arandığını ifade etti.
Toplumun geleceğine olumlu katkı sağlamak adına projeler geliştirirken, öncelik verdikleri konuların başında eğitimde eşitlik ilkesinin geldiğini ifade eden Ekol Vakfı Kurucu Başkanı Ahmet Musul ise “Cumhuriyet’imizin 100. yılında bilim kadınlarının çalışmalarını ayrıntılarıyla aktaran Sahada: Cumhuriyetin Harcında Bilim ve Kadınlar kitabı fırsat verildiğinde kadınların neleri başarabileceklerini Cumhuriyet tarihinden izlerle en güzel haliyle ortaya koyuyor. Ekol Vakfı’nın Bilim Akademisi ile gerçekleştirdiği iş birliğinin ortak varlık olan bilginin üretilmesi, paylaşılması, kullanılması ve dolayısıyla toplumun gücünün artmasına önemli bir destek olacağına inanıyoruz. Eğitimde eşitlik için bundan sonra da sivil toplum kuruluşlarıyla iş birlikleri geliştirip eğitimi her türlü yolla desteklemeye devam edeceğiz.” diye konuştu.