Bozulabilir Gıda Maddelerinin Taşınması Hakkında Yeni Mevzuat ve Sektörel Uygulamalar Çalıştayı’nın ikinci gününde “Gıda Kalitesinin Korunmasında Soğuk Zincirin Önemi” adlı üçüncü panel gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Mevzuat Uzmanı Ernail Hayırlı’nın yaptığı panele; Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği (BESD-BİR) Genel Sekreteri Prof. Dr. Ahmet Ergün, Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) Yaşar Birleşik Pazarlama Tedarik Zinciri Direktörü Ali Hakan Ünsal katıldı.
Ahmet Ergün: “Gıda, silahtan daha önemli hale geldi”
Paneldeki konuşmasına, özellikle pandemi sürecinden sonra gıdanın silahtan daha önemli hale geldiğini söyleyen Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği (BESD-BİR) Genel Sekreteri Prof. Dr. Ahmet Ergün, öncelikle beyaz etin üretimin başlangıcından tüketiciye ulaşıncaya kadar olan süreci anlattı.
BESD-BİR’in Türkiye’deki üreticilerin yüzde 70’ini temsil ettiğini söyleyen Ergün, “Dünyadaki kanatlı eti üretimi diğer etlere oranla daha fazla artarak, 2016 yılından sonra en fazla üretilen konuma geçmiştir. 2020 yılında toplam 2 milyon 194 bin 475 bin ton kanatlı et üretildi. Gıdanın silahtan daha stratejik olduğu yeni bir dünyadayız. Kanatlı ette Yıllık 5 milyar dolar ciro yapılıyor, kanatlı eti ihracatı 579 milyon dolar.
2021 yılı beyaz ihracatımız 632 bin ton, 894 milyon dolar. 95 ülkeye ihracat yapılıyor. En fazla Irak’a ihracat yapılıyor.
Yılda 1.125 milyar civciv kuluçkahanelerden 12 bin yetiştirme kümesine naklediliyor. Her bir kamyon ile 50 bin civciv naklediliyor. Haftada 460 sefer civciv nakli yapılıyor.
Bir TIR 50 bin civciv naklediliyor. Uygun mesafe 50 km olmakla birlikte duruma göre bu mesafe 350 kilometreye kadar çıkıyor” dedi.
Ergün, “42 günlük büyütme sürecini tamamlayan piliçler 12 bin kadar kümesten kesimhanelere naklediliyor. Günde 4,5-5 milyon piliç kesiliyor. Bu nakiller gündüz yapılmıyor” dedi.
Canlı hayvan taşımacılığı ve hayvan nakilleri konulu yurtiçi mevzuat ve yurtdışı karşılıklı ticaret antlaşmaları gereğince gerek canlı hayvan ve gerekse hayvansal ürünlerin naklinde veteriner sağlık sertifikası gerektiğini söyleyen Ergün, “Türkiye’de yılda 1.1 milyar piliç kesiliyor ve 2.250 milyon ton piliç eti üretiliyor. Yılda canlı hayvanların tamamının 2 milyon 813 bin ton canlı piliç naklediliyor. Haftada 54 bin canlı hayvan naklediliyor. 2.250 milyon ton piliç eti: 43.2 ton pilin eti haftada naklediliyor. Piliç etleri 18 ton kapasiteli araçlarla 81 ile naklediliyor. Toplam 39 bin 682 sefer yapılıyor.
Kamyonların her biri ancak kendi taşımacılığında kullanılabilir. Örneğin canlı piliç taşıyan et ve yem taşıyamaz. Sefer sayıları ise mesafeye göre değişiyor” diye konuştu.
Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) Yaşar Birleşik Pazarlama Tedarik Zinciri Direktörü Ali Hakan Ünsal ise gruplarının faaliyetlerini anlattı. Ünsal, “8 adet direkt dağıtım yaptığımız bölgelerimizden 100’ün üzerinde bayilerimizle birlikte yıllık 120 bin adet sefer gerçekleştiriyoruz. Bir seferimizde ortalama 50 müşteriye uğranılıyor. Bu seferlerimizi 600 adet özel soğutuculu artı 4-18 dereceli araçlarla yapıyoruz. Hepsinin ısı kontrolleri her sevkiyat için ölçümleniyor.
Et, süt şarküteri ürünleri 0-4 derece, sebze ve meyveler 8-12 arasında, açık ve paketli et ve malık ürünleri 1 derece, donuk ürünlerimiz ise -8 ile 24 ederece arasında muhafaza ediliyor.
Ünsal, ürünlerin fire nedenlerini ise şöyle sıraladı: “Etkin planlama yapılamaması, bilgi eksikliği, taşıma ve depolama koşullarındaki hatalar nedeniyle iadeler ve fireler çok yüksektir. Talep planlama çalışmalarını yetirsizliği sonucu yüksek stok miktarları, lojistik maliyetler ve raf ömrü dolması sonucu imhalar ile talebin karşılanamaması kaynaklı satış kayıpları olmaktadır.”
Güvenli gıda taşıması için gıda taşımacılığında kontrollerin, soğuk taşıyıcı araçların, soğuk odaların, sıcaklık ölçüm cihazları vb ekipmanların sertifikasyonunun, kalibrasyonun, bakım ve kontrolleriyle, dökümantasyonunun son derce önemli olduğunu söyleyen Ünsal, “Tüm kritik kontrol noktalarında yapılan ölçümler kaydedilmeli ve saklanmalıdır. Data logger kullanılarak çapraz kontrol yapılmalıdır” dedi.
Ünsal, taşınacak ürünlerin tek tek çok iyi bir şekilde tanımlanması, yol boyunca aracın içindeki sıcaklık ve nem kontrolünün düzenli olarak kontrol edilmesi, taşımanan titizlikle ve hijyenik koşullarda yapılması, araç depolama işlemlerinin ürünün cinsine uygun sıcaklıklarda yapılması, araç depolama alanının klimasının bakım ve kontrollerinin yapılmasını da önemli unsurlar olarak sıraladı.
“Şoför meslek lisesi kurulmalı”
Ali Hakan Ünsal, Türkiye’de lojistik sektörünün güçlü yönü olarak her yıl cironun artması ve Türkiye’nin stratejik konumda olmasını gösterdi. Ancak pandemi nedeniyle son bir yıldır yeterince yatırım yapılamaması, araç siparişi verildikten sonra teslimat sürelerinin uzamasını ve yüksek maliyet artışlarını olumsuzluklar olarak sıraladı.
Ünsal, sektörde şoför sıkıntısı yaşandığını belirterek, çözüm için şoför meslek lisesi kurulması gerektiğini söyledi.