Dünyada Lojistik Sektörü Nasıl Evriliyor? başlıklı oturumda moderatör koltuğunda yer alan FIATA Başkanı ve Genel Transport CEO'su Turgut Erkeskin, lojistik sektörünün yalnızca dijital dönüşüm yaşamadığını; aynı zamanda yapısal, stratejik ve sosyal dönüşümün merkezine oturduğunu vurguladı. Oturumun panelistlerinden Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği (IRU) Başkanı Radu Dinescu ise bu dönüşümün krizler, enerji sistemleri ve emisyon hedefleriyle şekillendiğini belirtti.
Lojistik Artık Sadece Taşıma Değil, Sistem Tasarımı
Konuşmasına lojistik tanımını genişleterek başlayan Turgut Erkeskin, çok modlu, çok aktörlü ve çok merkezli yapının, artık sektörün standardı hâline geldiğini söyledi:
“Lojistik artık yalnızca teslimat değil; strateji, güvenlik, sürdürülebilirlik ve veri yönetiminin iç içe geçtiği bir sistemler bütünü.”
Veri modellerinde birlikte çalışabilirlik ve ortak dilin önemine değinen Erkeskin, veri çeşitliliğinin iletişim kopukluklarına neden olduğunu vurguladı. Sözlerine şu çarpıcı ifadeyle devam etti:
“Farklı veri yapıları, bizi tercümana muhtaç hâle getiriyor. Bu hem zaman kaybı hem stratejik körlük yaratıyor.”
Veri Değil İnsan Krizi: Kadınlar Sektöre Kazandırılmalı
Sürdürülebilirliğin yalnızca çevreyle değil, insan kaynağıyla da ilgili olduğunu belirten Erkeskin, sürücü krizine dikkat çekerek kadınların sektörde daha fazla temsil edilmesi gerektiğini söyledi:
“Sadece erkek istihdamına dayalı sistemler sürdürülemez. İstanbul’da düzenlenecek kadın forklift operatörleri yarışması bu açıdan farkındalık için önemli bir adım.”
Radu Dinescu’dan Stratejik Yanıt: Sürücü Krizi Fırsata Dönüşebilir
Erkeskin’in ardından söz alan IRU Başkanı Radu Dinescu, sürücü eksikliğini yalnızca bir insan kaynağı sorunu değil, sistemsel bir dönüşüm fırsatı olarak değerlendirdi:
“Bu kriz, iş gücünün yanı sıra eğitimi, yaşam kalitesini, teknolojik entegrasyonu yeniden düşünmek için eşsiz bir fırsattır.”
Kadınların daha görünür olduğu bir lojistik sektörünün daha dengeleyici ve sürdürülebilir olacağını vurgulayan Dinescu, IRU olarak bu konuda teşvik politikaları geliştirdiklerini belirtti.
Yeni Dönemin Kodları: Dayanıklılık, Esneklik, Çoklu Koridorlar
Dinescu konuşmasında, Süveyş gibi darboğazlara bağımlılığın sona ermesi gerektiğini ifade ederek karayolu taşımacılığının modüler yapısına dikkat çekti:
“Küçük gemiler Afrika’yı dolanırken, biz binlerce TIR’ı çok sayıda koridorda aynı anda işletebiliyoruz.”
Örnek olarak Türkiye–Çin lojistik koridorunu gösteren Dinescu, geçen yıl Çin’den Türkiye’ye gönderilen ilk 10 TIR’lık sevkiyatın, vizyonun somutlaşmaya başladığını ortaya koyduğunu söyledi.
Sıfır Emisyon İçin Tek Yol Elektrik Değil
Dinescu, emisyon hedeflerinin sadece elektrikli araçlarla değil, verimlilik stratejileriyle daha hızlı ve etkin biçimde gerçekleştirilebileceğini ifade etti:
- Sınır geçişlerinin dijitalleştirilmesi
- 60–80 tonluk büyük taşıma araçlarının kullanımı
- Aerodinamik, lastik, motor gibi teknik iyileştirmeler
- Sürücü eğitimiyle yakıt tasarrufu
IRU verilerine göre bu yöntemlerle %51’e varan karbon emisyonu azaltımı bugünkü teknolojilerle mümkün.
Tarihsel İlham: Savaşlardan Ticarete, Düşmanlardan Ortaklığa
Konuşmasının sonunda II. Dünya Savaşı sonrası kurulan taşımacılık sistemine değinen Dinescu, bu sistemin 77 ülkeye yayılarak bir zamanlar düşman olan milletleri yakınlaştırdığını hatırlattı:
“Ticaret savaşlar arasında bile halkları birleştirebilir. Bu yüzden sistemlerimizi insani değerlere göre tasarlamalıyız.”
İki Lider, Ortak Vizyon: Teknoloji + İnsan
Oturum, lojistik sektörünün geleceğini yalnızca teknolojiyle değil, insan odaklı kapsayıcı yaklaşımlarla inşa etmenin kaçınılmaz olduğu mesajıyla son buldu. Turgut Erkeskin ve Radu Dinescu, veri altyapıları ve insan sermayesini aynı cümlede buluşturarak sektöre yön verdi.
