Türkiye İstatistik Kurumu tarafından bugün yayınlanan “2018 Yılı Uluslararası Hizmet Ticareti İstatistikleri” rakamlarına göre, taşımacılık sektörü, Türkiye'nin hizmet ihracatında yüzde 73 pay ile ilk sırayı aldı. 2018 yılında gerçekleştirdiği 25 milyar dolarlık hizmet ihracatı ile taşımacılık sektörü, telekomünikasyon ve bilişim hizmetleri gibi sektörleri geride bırakarak yeni bir rekora imza attı.
Hizmet ihracatının yaklaşık olarak dörtte üçünü oluşturan taşımacılık hizmetlerinde 2016 yılında yapılan ihracat 19 milyar 734 milyon dolar iken 2017'de yüzde 12,1'lik artışla 22 milyar 123 milyon dolar, 2018'de ise yüzde 11,5 artarak 24 milyar 664 milyon dolar oldu.
Taşımacılık hizmetleri kapsamındaki alt sektörlerden biri olan “yük taşımacılığı ve lojistik hizmetleri”nin sağladığı döviz gelirinin, son 3 yılda % 13 civarında artışla 9,2 milyar dolara ulaştığı görülmektedir.
Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan UND Strateji ve İş Geliştirme Başkanı Fatih Şener, şunları söyledi:
“Taşımacılık ve Lojistik sektörü son yıllarda ülkemizin dış ticaretindeki stratejik rolüyle giderek daha fazla ön plana çıkıyor. Ülkemizin kısa-orta ve uzun vadeli ekonomik planlarında ve beş yıllık kalkınma planlarında “Lojistik” sektörümüzün her zaman stratejik sektörler arasında görüyoruz. TÜİK tarafından yayınlanan son hizmet ticareti istatistikleri de bunu kanıtlayan nitelikte. Hizmet ticaretimiz yıldan yıla artarken, 2018 yılında bir önceki yıla göre % 9 artışla 34 milyar dolara yaklaştığını görüyoruz. Öte yandan, 2019 yılında döviz kuru dalgalanmaları nedeniyle ihracatımız hızla tırmanışa geçti, iç talepteki azalma sonrasında neredeyse tüm sektörler ihracata ağırlık vermeye başladı. Nitekim Ticaret Bakanımızın da belirttiği gibi hizmet ihracatımız 2019 yılında 53,7 milyar dolar ile yeni bir rekora imza attı. Dolayısıyla 2019 yılında biz hizmet ihracatımızda 25 milyar dolarlık performansın çok daha üzerinde bir performans olduğunu hesaplıyoruz. “
Taşımacılık hizmetleri kategorisindeki istatistiklerin alt kırınımlarını da değerlendiren Fatih Şener, “Yük taşımacılığı ve lojistik hizmetlerde temel aldığımız değer navlun değeridir. Bu rakamı incelediğimizde sektörümüzün 2018 yılında 9,2 milyar dolar döviz geliri ile ülke ekonomisine ciddi bir katkı sağladığı görülecektir. 2019 yılında taşımacılık hizmetlerimizin de ihracata paralel şekilde önemli bir artış gösterdiğine ve bu rakamın 10 milyar doların çok üzerinde olduğuna inanıyoruz. Üstelik bu performans, lojistik sektörüne yönelik desteklerin maalesef henüz arzu edilen seviyede olmadığı bir ortamda gerçekleşmiş bulunuyor.” dedi.
UND Strateji ve İş Geliştirme Başkanı Fatih Şener şu değerlendirmeleri ekledi: “2018 yılında Derneğimizin yoğun girişimlerinin de katkılarıyla TİM bünyesinde ayrı bir birlik olarak kurulan Hizmet İhracatçıları Birliği, sektörümüzün ihracatımızın stratejik paydaşı ve itici gücü olduğunun resmikabullerinden biri olarak bizleri sevindirmişti. Hizmet İhracatçıları Birliği bünyesinde bugün itibarıyla temsil edilen hizmet ihracatçısı sektörler arasında Yük Taşımacılığı ve Lojistik Hizmetleri, ilk 5 sektör arasında gelmektedir. Sektör temsilcileri olarak biz, ihracatçılarımıza devletimiz tarafından verilen desteklerin aynılarının, ihracatın ayrılmaz bir parçası olan sektörümüze de sağlanması gerektiğine inanıyoruz. Hizmet İhracatçıları Birliği’nin bu doğrultudaki girişimlerine UND olarak aktif destek veriyoruz. Ülke ekonomisine bu kadar yüksek bir katkı sağlana uluslararası taşımacılarımız, bunu kotalar, transit kısıtlamaları, sınır geçişlerindeki problemler ve çok sayıdaki diğer faktöre rağmen gerçekleştiriyor. Dünyadaki tüm siyasi, sosyo-ekonomik gelişmelerden birebir etkilenen bu sektör, çoğu zaman taşıma güzergâhındaki ülkelerin siyasi veya rekabete dayanan politikalarının da hedefi oluyor. Tüm bu zorluklarla mücadelede ihracatımızın motoru olarak kabul edilip, daha fazla oranda destek alması nihayetinde Türkiye’nin ihracata dayalı ekonomik kalkınma sürecini hızlandıracaktır.”
