Tüm dünyayı etkileyen salgın şirketinizi nasıl etkiledi?
Korona virüsü ülkemizde görülmeden önce bu salgından operasyonlarımızın ne derecede etkilenebileceğine ilişkin birçok projeksiyon ve planlama yapmıştık. Türkiye’den önce dünyanın ve Avrupa’nın birçok ülkesinde görülen salgın nedeniyle, özellikle yurt dışındaki iş ortaklarımızla birçok istişare yaptık. Dolayısıyla, salgının ülkemizde de etkisi hissettirmesine rağmen yaptığımız planlamalar sayesinde hiçbir lojistik operasyonumuz aksamadı.
Geçen yılın aynı ayları ile karşılaştırdığınızda (Mart ve Nisan) taşıma sayılarınız nasıl bir seyir izledi?
Teknolojik yatırımlarımız sayesinde, salgın nedeniyle taşımalarımızda bir düşüş yaşamadık. Geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre kıyasladığımızda bu dönemde taşımalarımız benzer seviyelerde seyretti. Üretimi yavaşlayan ya da duran şirketler nedeniyle olan düşüşü acil ulaşması gereken yükler ile kapattık.
Operasyonlarınızı sürdürmek için ne gibi önlemler aldınız?
Yatırımlarımızın, operasyonlarımızın merkezinde her zaman insan kaynağımız bulunuyor. Gerek ofislerimizdeki gerekse de depo ve sahadaki personellerimizin sağlığı için Sağlık Bakanlığı’nın uyarıları kapsamında bütün önlemleri aldık. Ofislerimizde evden-uzaktan çalışma sistemine geçtik. Sahada çalışan personellerimiz, sürücülerimiz için ise en üst seviyede önlemler aldık. Kurum içinde ve müşterilerimizle görüntülü toplantılar düzenledik.
Şirketinizi, öne çıkaran, farklı kılan unsurlardan söz edebilir misiniz?
Fevzi Gandur Logistics olarak en önemli farkımız, 72 yıllık kurum kültürümüz. Bu kavram, verdiğimiz tüm hizmetlerde belirli bir kalite standardını oturtabilmemizi sağlıyor. İnsan kaynağının önemini bilerek hareket ediyoruz. Bu nedenle yatırımlarımızda önceliğimiz her zaman insan.
Bununla birlikte, özellikle teknolojik alt yapı ve CRM yatırımlarımız da verdiğimiz hizmetlerde bizi bir adım öne çıkaran unsurlardan. CRM yatırımlarımız sayesinde müşterilerimizin ve beklentilerinin farkına erken varabiliyoruz. Böylece müşterilerimize bir adım önde hizmet sunuyoruz. Bu da bizi rakiplerimizden ayrıştıran özellikler arasında yer alıyor.
Korona virüs sürecinde hangi müşterimizin tam olarak neye ihtiyacı olduğunu daha iyi gözlemleyebildik. Onlara motive edebilecek, harekete geçirebilecek içeriklerle ulaştık. Sınır kapılarında yoğunluk olduğunda havayoluna veya intermodal gibi farklı modlara yönlendirilmelerini sağladık.
Lojistik sektörü söz konusu olduğunda, sektör oyuncularının dile getirdiği çok sayıda sorun bulunuyor. Örneğin, geçiş belgesi, sürücü vizeleri gibi... Bu sorunlar, sizi de etkiliyor mu?
Geçiş belgeleri, sürücü vizeleri ve yürüme yasakları sektördeki her oyuncuyu olumsuz etkiyor. Farklı taşıma modellerindeki (havayolu, denizyolu gibi) ağırlığımız sayesinde bu sorunlardan etkilenmeyecek şekilde hareket etmeye gayret ediyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaçlarına yönelik alternatif seçenekler sunmaya gayret ediyoruz.
Bu süreçte insan faktörünü daha az indirebileceğimiz hava kargo, denizyolu ve intermodal gibi taşıma seçenekleriyle müşterilerimize destek olduk.
Sizce, yaşadığımız salgın süreci, lojistik sektörünün nasıl bir biçim almasını sağlayacak? Ne gibi değişiklikler olmasını bekliyorsunuz?
Öncelikle salgın süreci, lojistik faaliyetlerin ne kadar hayati olduğunu bir kez daha kanıtladı. Sosyal ve ekonomik yaşamın devam ettirilebilmesi için tedarik zincirinin bozulmaması gerekiyor. Ancak bu süreçte lojistiğin teknolojiyle olan bağı da daha iyi anlaşılmış oldu. Teknolojik alt yapısı güçlü olan şirketler operasyonlarını ofislerinden uzak şekilde yönetebildiler, tüm taleplere karşılık verebildiler. Bu şirketlerden biri de Fevzi Gandur Logistics oldu.
Dolayısıyla yeni dönemde hem endüstri 4.0 uygulamaları hem de teknoloji, lojistikle daha fazla entegre olacak. Bu gelişmelere ayak uyduramayan şirketler eski büyüme ve iş hacim oranlarını yakalamakta zorlanacaktır.
