Dünyanın değişen ticaret dinamikleri, lojistik sektörünü her yıl yeniden şekillendiriyor. Küresel ticaretin bel kemiği olan lojistik sektörü, 2024’te dijitalleşme yatırımlarından sürdürülebilirlik hedeflerine, jeopolitik risklerden navlun fiyatlarındaki dalgalanmalara kadar pek çok faktörün etkisinde bir yıl geçirdi. 2025 ise küresel lojistik trendlerinin yeni fırsatlar ve meydan okumalarla şekilleneceği bir yıl olacak. ABD’nin dış ticaret politikaları, Avrupa’daki ekonomik belirsizlikler, Ortadoğu pazarındaki potansiyel hareketlilik ve dijitalleşme yatırımlarının hızlanması bu yılın öne çıkan başlıkları arasında yer alıyor.
Globelink Ünimar Genel Müdürü Fatih Baş’ın görüşleri de bu bağlamda önemli bir pencere açıyor. Baş’ın 2025’e dair öngörüleri, yalnızca bir firmanın beklentilerinden ibaret değil; aynı zamanda, sektörün küresel çapta nasıl bir dönüşüm sürecine hazırlandığını gözler önüne seriyor.
Dünyadaki Trendler ve Türkiye’nin Konumu
Lojistik sektörü küresel çapta dijitalleşme ve sürdürülebilirlik hedeflerine doğru ilerlerken, ülkeler arasındaki ticaret rotaları ve politikalar da sektörü doğrudan etkiliyor. Örneğin, Asya’dan Avrupa’ya uzanan yeni ticaret yollarına yönelik yatırımlar, tedarik zincirinde esneklik ve hız arayışının bir sonucu olarak değerlendiriliyor. Türkiye, bu yeni yolların merkezi bir aktörü olmaya aday. Kızıldeniz’deki gerilim ve alternatif rotalara olan ihtiyaç, Türkiye’nin lojistik sektöründeki stratejik rolünü güçlendiriyor.
Fatih Baş’ın da vurguladığı gibi, Avrupa Birliği’ndeki ekonomik gelişmeler ve ABD’nin dış ticaret politikaları yalnızca küresel ticareti değil, Türkiye gibi ihracat ağırlıklı ekonomiler için de belirleyici olacak. Özellikle ABD’de ikinci Trump döneminin uygulamaları ve Çin ile ticaret savaşlarının yeniden canlanma olasılığı, 2025 yılında lojistik sektörünün gündeminde üst sıralarda yer alacak.
Sektörün Dönüşümüne Yön Veren Teknolojiler
Teknolojik yenilikler, lojistik sektörünün iş yapış biçimlerini değiştirmeye devam ediyor. Yapay zeka, otomasyon ve dijitalleşme çözümleri, hem operasyonel süreçlerde verimliliği artırıyor hem de şirketlerin karbon ayak izini azaltmalarına olanak sağlıyor. Akıllı lojistik sistemleri, dağıtım süreçlerini optimize ederken e-ticaretin sürekli yükselişi, lojistik sektörünü daha esnek çözümler geliştirmeye yönlendiriyor. Bu bağlamda Globelink Ünimar’ın dijitalleşme ve yeşil lojistik yatırımlarına yönelik çalışmaları, sektörün geleceğine ışık tutan önemli bir örnek olarak değerlendirilebilir.
Yeni Yıl, Yeni Fırsatlar
2025, lojistik sektörünün hem zorluklara hem de fırsatlara sahne olacağı bir yıl olarak şekilleniyor. Küresel ticaret rotalarındaki değişimler, yeşil lojistik uygulamalarının yaygınlaşması ve teknolojik yatırımlar, sektörün sürdürülebilir bir büyüme yakalaması için kritik adımlar arasında yer alıyor. Globelink Ünimar’ın ortaya koyduğu öngörüler ve bu öngörülerin Türkiye lojistik sektöründeki yansımaları, yalnızca yerel değil, küresel çapta da dikkate alınması gereken dinamikler sunuyor.
2025 yılında lojistik sektörü, hem dijitalleşme trendlerinden hem de bölgesel ve küresel dinamiklerden etkilenmeye devam edecek. Bu yeni dönemde başarılı olmanın yolu, esneklik, yenilikçi çözümler ve sürdürülebilirlik hedeflerinden geçiyor. Türkiye, bu değişim sürecinde güçlü lojistik altyapısıyla bölgesel bir merkez olma potansiyelini korurken, sektör oyuncuları da bu hedeflere ulaşmak için yatırımlarına hız kesmeden devam edecek.
